IPA; ''Dünyada siber risk sigortasında üretilen toplam sigorta primi yaklaşık 3 milyar USD seviyesine ulaştı''

1989 yılından beri kurumsal müşterilere çözümler üreten uluslararası deneyime sahip asistans şirketi Inter Partner Assistance (IPA); teknolojinin hızlı gelişimi ile artan internet kullanımının, günümüzde bireysel ve kurumsal anlamda vazgeçilmez bir unsur haline geldiğini belirterek Türkiye’de son 10 yılda internet kullanıcısı sayısının yaklaşık 8 kat artarak 48 milyon kullanıcıya ulaştığını ve önümüzdeki dönemde bu rakamın artmaya devam edeceğini dile getirdi.

Siber ortamın kullanım sıklığı artarken ve hayatımızı birçok açıdan kolaylaştıran sistemler yaratılırken bilgilere ve sistemlere yönelik kötü niyetli saldırıların sayısı da artıyor. Geçtiğimiz 15 yıllık dönemde Türkiye’de işlenen siber suçlar ağırlıklı olarak kredi kartı sahteciliği ve dolandırıcılığı, banka dolandırıcılığı, kimlik hırsızlığı ve internet üzerinden yapılan çeşitli dolandırıcılıklardan (yatırım, satış vaadiyle) oluştu. Aynı dönem dikkate alındığında, her yıl, bir önceki yıla göre %30-%50 oranında siber suçlarda artış olduğunun gözlemlendiğinin altını çizen IPA, artan tehditlere karşı önlemler alınsa da gereksinim duyulan teknolojik yatırım ve danışmanlık maliyeti sebebiyle ülkemizde siber güvenlik konusunda halen istenilen seviyeye ulaşılamadığını aktardı.

“Bir birey ömrünün 5 yıl, 4 ayını online olarak geçirmektedir”

Dünyada siber risk sigortasında üretilen toplam sigorta priminin 3 milyar USD civarı olduğunu bildiren şirket, 2020 yılında bu rakamın 6 milyar USD’yi aşabileceğini belirtti. Bu hızlı büyümenin altında ise günümüzdeki penetrasyon oranlarının yattığını açıklayan IPA; “Amerika’da %15 civarı olan bu oran dünyanın geri kalanında %1 seviyesinde gözlemleniyor. Küçük ve orta ölçekli işletmelere bakıldığında %5’in hemen altında seyreden bir oran görülüyor. Türkiye’de siber risk poliçeleri büyük ölçekli sanayi şirketleri, finansal kurumlar ve sağlık kuruluşları önde olmak üzere çoğunlukla yurtdışı piyasa destekli ürünler olarak görülüyor. Son 5 yıl içerisinde, siber güvenlik farkındalığının oluşması ile Türkiye’de siber suçlara dair sigorta ürünleri gelişmeye başladı. Bu tür çözümler özellikle daha düşük teknoloji ve güvenlik yatırımı yapan küçük ve orta ölçekli (KOBİ) şirketler için büyük avantaj sağlıyor. Yapılan araştırmalar göstermektedir ki; 2017 yılında sadece sosyal medyada geçirilen süre 2012 yılına göre %66 artarak günde 135 dk.’ya yükselmiştir. Bu değişim sadece sosyal medya kullanımına ait; e-mail, haber, müzik dinleme, vlog izleme, online alışveriş gibi kanalları da göz önüne alındığında araştırma sonuçları gösteriyor ki bir birey, ömrünün 5 yıl, 4 ayını aslında “online” olarak geçirmektedir. Bireyler, online oldukları süre boyunca firma ve web sitelerine güvenerek, kişisel bilgilerini paylaşmakta hatta kolay erişim için sistemde kayıtlı tutmaktadır. Değişen ve gelişen bu yaşam tarzı ve trend; siber güvenlik ve suç çözümlerine dair firma ihtiyaç ve beklentilerinin de zaman içerisinde değişmesine, farklılaşmasına neden olmuştur. Bu nedenle standart çözümlerden bahsetmek yerine fayda sağlayan, özelleştirilmiş ürün ve hizmetler sunmak gerekli hale gelmiştir.” açıklamasında bulundu.

Hem bireysel hem de kurumsal siber risk ve hukuksal koruma hizmeti

Pazardaki ihtiyacı görerek 2015 yılından beri hem bireysel pazara hem de şirketlerin ihtiyaçlarına yönelik siber risk ve hukuksal koruma çözümleri sunmakta olduklarını belirten şirket, siber risk ve hukuksal koruma kapsamında sanal dünyada gerçekleşmesi koşulu ile 4 durumda müşterilerine fayda sağladıklarını söyledi. Şirket hizmetlerle ilgili olarak şu açıklamaları kaydetti:

“Bireysel üründe kredi kartı ya da ATM kartı gibi ödeme araçlarının çalınması ya da kopyalanması; TCKN, e-posta şifresi, ehliyet gibi kimlik bilgilerinin çalınması; online ürün ya da hizmet alımlarında yaşanan anlaşmazlıklar ve e-reputasyona saldırı teminatları bulunmaktadır. KOBİ ürününde ise aynı faydalar olmakla birlikte şirketlerin ihtiyaç ve beklentilerine göre teminat içerikleri farklılaşmaktadır. Şirkete ait ödeme araçlarının çalınması ya da kopyalanması, şirketin kimliğine ait logo, marka gibi unsurların çalınması, şirketin tedarikçisi ya da müşterisi ile ürün alımı ya da kiralamasına dair anlaşmazlıklar ve şirketin kurumsal kimliğine yapılan e-reputasyon saldırılarına yönelik çözümler sunulmaktadır.

Müşteri’nin buradaki durumlardan biri ile karşılaşması durumunda 3 aşamalı çözüm sağlamaktadır; hukuki danışma, arabuluculuk ve mahkeme süreç yönetimi. Hukuki danışmanlık kapsamında kişi ya da şirketlerin öncelikle bulunduğu durum ve koşullar analiz edilerek konuya dair sürecin başlangıcı ve yasal hakları konusunda bilgi verilir. Arabuluculuk tarafında ise anlaşmazlığın yaşandığı karşı taraf ile IPA avukatları iletişime geçerek müşterimiz lehine durum yasal süreç başlatılmaksızın orta noktada buluşmaları hedeflenir. Eğer arabuluculuk ile anlaşma sağlanamıyorsa ya da durum arabuluculuk sürecine elverişli değilse bu durumda, müşterinin talebi üzerine yasal süreç başlatılarak tüm mahkeme süreci yönetimi sağlanır. IPA, Siber Risk ve Hukuksal Koruma çözümleri aracılığı ile müşterisine tazminat ödeyip onu süreçle baş başa bırakmak yerine, onlara değer katacak en uygun süreç ile yönetim desteği sağlamaktadır.”