Image

“Siber risk sigortalarına olan talepte bir artış meydana geldi ve bunun 2022’de artarak devam edeceğini öngörüyoruz”

Türkiye Sigorta Birliği tarafından açıklanan 2021 yılı Ekim sonu verilerine göre sigorta sektöründe toplam prim üretimi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 20,2 oranında artış göstererek 79 milyar TL olarak gerçekleşti.


Bu toplam üretimin 65,3 milyar TL’si hayat dışı branştan, 13,8 milyar ise hayat branşından oluşuyor.

Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) tarafında, 2021 yılı Ekim sonu verilerine göre sektörün toplam fon büyüklüğü 187 milyar TL olarak gerçekleşti. Toplam fon büyüklüğünün 164,1 milyar TL’si katılımcılardan gelirken; devlet katkısı da 22,9 milyar TL oldu. Sistemdeki toplam katılımcı sayısı ise 7 milyona yükseldi. Otomatik Katılım Sistemi’nde (OKS) de toplam fon büyüklüğü 14,4 milyar TL’ye ulaştı. Sistemdeki toplam katılımcı sayısı ise 7,3 milyona erişti. Özetlemek gerekirse; BES ve OKS toplamda 201 milyar TL’yi geçerken; katılımcı sayısı da 14,4 milyon oldu.

18 yaş altı vatandaşlarımızın da bireysel emeklilik sistemine dahil edilmesi ile birlikte satış ve pazarlama faaliyetlerine başlayarak altyapısal geliştirmeleri hızlandırdık. Yoğun tanıtım ve iletişim çalışmalarının önümüzdeki dönem artarak devam etmesini bekliyoruz. Sistemdeki fonların getirileri ve tasarruf bilincinin artarak devam etmesiyle birlikte sektörümüzde katılımcı sayısında 15 milyonun, fon büyüklüğünde ise 300 milyar TL’nin aşılabileceğini öngörüyoruz.

Pandemi şunu çok net ortaya koydu ki, bireyler için sağlık ve sağlıklı yaşam sürmek en öncelikli konumuz. Bu nedenle pandeminin ilk gününden itibaren sektör olarak gösterdiğimiz ve bu branşa yönelik aldığımız kararlar, sağlık sigortasının önemini vatandaş gözünde önemli oranda artırdı.

Sağlık branşında da rakamlar bu durumu destekliyor. Sektör olarak prim üretiminde 2020 yılının ilk 10 ayına kıyasla toplam sağlık sigortacılığında yaklaşık yüzde 24 büyüme elde edildi. Alt branş olan tamamlayıcı sağlık sigortasında ise yüzde 62 oranında bir artış görüyoruz.

2021’de artan tehditler ve veri ihlalleri maliyetini önlemek adına şirketlerin siber saldırılara karşı güvenlik harcamaları artarken, siber risk sigortalarına olan talepte bir artış meydana geldi ve bunun 2022’de artarak devam edeceğini öngörüyoruz.

Pandemi dönemi ile geçen yıl orta büyüklükteki işletmelerin de devlet destekli ticari alacak sigortası kapsamına alınması, şirketlerin hayat sigortası olarak adlandırabileceğimiz alacak sigortasının önemini artıran diğer gelişmeler.

Yine bankacılık ürünlerine alternatif bir finansal enstrüman niteliğindeki kefalet sigortası da yaygınlaşmaya devam ediyor.  Başvuru ve inceleme sürecinin hızlı olduğu kefalet sigortasının avantajlarının pandemi döneminde öne çıktığını görüyoruz. Bilinirliği arttıkça ürüne olan talebin de artış göstereceği kefalet sigortası branşı, ekonomik sürdürülebilirliğe ciddi boyutta destek sağlayacak.

Öte yandan son yıllarda iklim değişikliği sorunuyla mücadelede sigortanın önemi gittikçe artmaya başladı ve iklim konusu, bu yıl yaşadığımız yangın ve doğal afetlerle birlikte sigortacılık sektörünün önemli gündem maddelerinden biri haline geldi. İklim değişikliğinin yol açtığı sorun ve felaketlerden ekonomik olarak en az hasarla kurtulmayı sağlamak için insanlarımızın ilgili sigorta ürünlerine yönelmeleri gerekiyor.

2021 yılı Ekim sonu verilerine göre Türkiye Sigorta olarak hayat dışı branşlarda prim üretiminde yüzde 13,01 pazar payı ve 8,5 milyar TL prim üretimi, hayat branşında ise yüzde 21,79 pazar payı ve 3 milyar TL prim üretimi ile her iki branşta da sektör liderliğimizi sürdürüyoruz. Türkiye Hayat Emeklilik olarak BES’te yaklaşık 37,8 milyar TL’lik fon büyüklüğü ve yüzde 20,22’lik pazar payımız ile bu alanda da liderliğimizi devam ettiriyoruz.

Bunun yanında özellikle müşterilerimizin ve iş ortaklarımızın hayatını kolaylaştıran adımlarımız ve dijital kanallardaki geliştirmelerimiz ile bu başarımızı pekiştiriyoruz. Mevcut süreçlerimizi gözden geçirerek yeni teknolojilerin sistemlerimize entegre edilmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Müşteri ve paydaşlarımızı merkeze alan, veriye dayalı karar alma prensiplerini uygulayan, müşteri deneyimini mükemmelleştirmek için, tüm süreçlerinde dijital dönüşüm yaklaşımını benimseyen bir vizyonla hareket ediyoruz.

Yenilikçi bakış açımızla, sektörün ihtiyaç duyduğu ürünlerde öncü rol üstleniyoruz. Bu kapsamda; teminata dahil olmadığı halde, özel sağlık sigortası ve tamamlayıcı sağlık sigortası poliçelerinde Covid-19 tedavisini teminat kapsamına alan öncü şirketlerden olduk. Bunun yanı sıra, kamunun üzerindeki yükü hafifleten ve reel sektörün ihtiyaçlarına hizmet eden kefalet, bina tamamlama gibi ürünlerin yaygınlaştırılması, kamu otoritesince sağlık sektöründe yapılan atılımın sigortacılık sektörü ile desteklenmesi, Tamamlayıcı Sağlık Sigortası’nın yaygınlaştırılması ve hayat alanında ürün gamının çeşitlendirilmesi hususunda çalışmalarımız devam ediyor.

Birleşmenin yarattığı sinerji alanlarının harekete geçirilmesi ve doğru aksiyonların alınması ile yakalamış olduğumuz başarı ivmesini yıl sonunda da devam ettirerek, sürdürülebilir liderliğimizi pekiştirmek istiyoruz.  Kurumsal ve finansal performans hedeflerimizi gerçekleştirerek, hatta üstüne ekleyerek yıl sonunu kapatmayı planlıyoruz.