''Terzi işi poliçe sunabilmek için bazı operasyonel değişiklikler ve teknolojik yatırımlar da gerekiyor''
Modüler ürünler, müşterinin ihtiyaçlarına göre teminat seçerek ürün oluşturması prensibine dayanıyor ancak hasar durumlarında beklentiler değişkenlik gösterebiliyor.
Örneğin, özel sağlık sigortasında tercih edilmemiş olan bir teminat, herhangi bir hastalık durumunda çok gerekli bir hale gelebiliyor. Bu durumda sigortalı mağdur olurken sigorta şirketi de müşterisinin risk yönetimini doğru yapmamış oluyor. Modüler ürünler prensipte fiyat avantajı sağlasa da uygulamada bu avantaj her zaman gerçekleşemiyor. Bu yüzden şirketler ürün yelpazesini geniş tutup ihtiyaçlar paralelinde ürün geliştirmeye odaklanıyor. Burada en büyük sorumluluklardan biri de acentelere düşüyor. Acenteler doğrudan temas halinde oldukları müşterilerini dinleyip, onların ihtiyaçları özelinde fayda sağlayacak optimum ürünü sunarak müşteri memnuniyeti sağlama konusunda en önemli rolü oynuyorlar. Ancak modüler ürün için teminat seçimi yapmak söz konusu olduğunda acentenin desteğinin yanı sıra sigortalı adayının da kendi ihtiyaçları hakkında bilinçli olması çok önemli… Terzi işi poliçe sunabilmek için bazı operasyonel değişiklikler ve teknolojik yatırımlar da gerekiyor. En basit haliyle bile olsa müşterilere matbu olarak bazı sorular sorulması ve bu çıktılardan hareketle en çok fayda sağlayacak ürüne yönlendirilmesi gerekiyor. Bir anlamda acentelerin müşterileriyle olan iletişim için daha fazla zaman ayırması ve operasyonunu buna göre kurgulaması gerekir diyebilirim. Genel olarak tüm sektör modüler ürün sunmaya çalışıyor ama burada kârlılık konusu da devreye giriyor. Eğer sistem esnekliği olursa bir ölçüde uygulanabilir. Sigorta penetrasyonunun daha yüksek olduğu ülkelerin pazarlarda bu tarz ürünler daha fazla bulunuyor.
Salgın dönemi insanların sağlık konusunda daha fazla bilinçlenmesini sağladı. Risklerin yüksekliği ve bunların maliyetleri kavranınca özellikle sigortanın değeri daha iyi anlaşıldı. Bu yüzden modüler poliçelerde sağlık ürünleri başarı kaydedebilir; müşteriler poliçe içeriğini seçmekte belli bir yetkinliğe ve birikime sahipler. Yatarak ya da ayakta tedavi limitlerini değiştirebilir; bazı teminatlardan feragat edebilirler. Sonuçta her birey kendi sağlık ihtiyaçları hakkında daha net bilgiye sahip. Ancak diğer ürünler için terzi işi ürünlere geçiş anlamında daha vakit var diye düşünüyorum. Groupama olarak müşterilerimizin ihtiyaç ve beklentilerini dikkate alıyoruz, ürünlerimizi bu kapsamda oluşturmaya ve geliştirmeye tercih ediyoruz. Bu kapsamda hedefimiz sigortalılarımızın ihtiyaç ve bütçesine uygun geniş bir ürün yelpazesi sunmak suretiyle onların ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılamak. İlerleyen dönemde müşterilerimize sunacağımız bireysel ürünlerde teminat seçimine dayalı daha esnek bir yapı olacak. Buna kasko ile başlayacağız ve özellikle daha ekonomik seçenekler sunacağız. Kurumsal müşterilerimizde ise bu konuda daha geniş bir hareket sahamız olduğunu söyleyebilirim. Şirketin sahip olduğu riskler ve teminatlar daha spesifik olduğu için bu tür poliçeler kendiliğinden terzi işi oluyor.
Daha önceden de bahsettiğim gibi acentelerimiz müşterilerine en kapsamlı teminat paketlerini sunup olası riskler karşısında en yüksek müşteri memnuniyetini hedefliyorlar. İhtiyaç ve beklentilerin değişimi, sigorta bilinç ve bilgisinin yükselişiyle müşterilerin yanı sıra acenteler de kendilerini bu yönde geliştireceklerdir. Bu gelişimin yaşanması ancak beklentilerin paralel olmasıyla gerçekleşecek. Terzi işi poliçe, sigortalının ihtiyacının ne olduğunu keşfetmeye dayalı bir yaklaşım gerektirir; acentelerimizle bu yaklaşımı geliştirmeye çalışmalıyız ve biz de bu yönde kendimizi geliştiriyoruz.